28.10.09

İnsanlığı Kucaklayan Sevgi

Ağustos ayının sıcağında, Endülüs denen yerde dünyaya geldi. Nur ve Ali b. Muhammed’in çocuğu olarak doğduğunda tarih 1165’i gösteriyordu. Adını Muhyiddin koymuşlar. Küçük yaşta hastalanmış, hummaya tutulmuş. Bu hastalık ona akıl dışı özellikler katmış. Asık suratlı kişilerin ona işkence yaptığını ve yakışıklı, güzel kokulu birinin de onlara engel olduğunu düşlemiş hep. Hatta konuşmuş onlarla. “Kimsiniz?” diye sormuş. “Ben Yasin suresiyim seni korumaya geldim.” Cevabını duymuş. Uzun hayallerden, sancılı saatlerden uyanınca babasını başında yasin okurken görmüş.

Bir Nefes

“Buyrun sözü asla soğuk ve gönülsüz söylenmez; Müslümanlar bu gösterişten uzak ağırlamayı her yeni gelene, sınır koymadan veya tereddüt etmeden gösterirler; tıpkı sunulan bir yiyecekle ilgili kusur bulmama adetleri gibi.”

18.10.09

“Konuş ki seni görebileyim.”

Yüzyıllar öncesinden ilettiğim bu cümle Sokrates’e aittir. İnsanlığa fayda sağlamak için edinilen bilginin gereği olarak burada “konuşmaya” karar verdim. Başkalarıyla paylaşmak ve kendi düşüncelerimi geliştirebilmek için “konuşacağım.” Paylaştığım kadar kendimi “görme” şansım da olacak.