Geçtiğimiz hafta Facebook üzerinden çok başarılı, küçük bir
iş kurdum. Adı VirtualBagel ve dünya çapında 3,000 kişiden beğeni aldı –
kesinlikle hiçbir işe yaramadığı gerçeği bir yana. Ancak namevcut bu şirketi
yönetirken, oldukça büyük pek çok markaca önemsenen “beğenilere” ve Facebook reklamlarının
kullanışsızlığına dair bazı şeyler öğrendim.
Sosyal medya danışmanı Michael Tinmout, küçük işletmesine Facebook’taki
reklamlarından gelen müşteriler hakkındaki kaygılarından bahsedince, bir deney
yapmaya karar verdim. Facebook kullanıcılarını sanal bir işletme reklamına
tıklamaya ve beğenmeye ikna edebilir miydim?
VirtualBagel fikri, büyük oğlumun yıllar önce ilk
bilgisayarımıza yavaşça yüklenen bir fotoğrafı gördüğünde verdiği tepkiden
doğdu: “Donutları da böyle yükleyebilir miydik?” Böylece, işimi VirtualDoughnut
diye isimlendiricektim – ta ki telif hakkı sorunu olmayan bir fotoğrafa
ihtiyacımı fark edene kadar ve elimde sadece simitler vardı.
Bir sayfa kurdum, çok temel bazı bilgilerle: “İnternet
üzerinden sizlere simit gönderiyoruz – sadece yükleyin ve tadını çıkarın.” Tam anlamıyla,
sanal açlar dünyasına internet vasıtasıyla sanal simitler teslim etme
hayaliydi. Daha fazlası değil.
Sonra, epey kolay sürecin ardından ilk reklamımı oluşturdum.
Hedefinizi seçiyorsunuz – benimki sayfamı “beğenmeye” eğilimli kişilerdi – ne kadar
harcamak istediğinizi belirliyorsunuz – ben 10 dolarlık tercih ettim – ve nerelerde
görülmesini istediğinizi ayarlıyorsunuz.
Birleşik Devletler, Birleşik Krallık, Rusya, Hindistan,
Mısır, Endonezya, Malezya ve Filipinleri seçtim. 45 yaş altı, aşçılık ve
elektronikle ilgili kişilerle hedefi daralttım fakat yine de potansiyel 112
milyon kullanıcıya ulaşacağım gösteriliyordu.
Nihayet tıkladım ve beklemeye başladım. Dakikalar içinde
insanlar anlamsız sitemi beğenmeye başladılar ve 24 saat içinde 1,600 beğeni
kazandım – ve 10 dolarım bitti. Peki nereden gelmişlerdi?
Görülüyordu ki VirtualBagel Mısır, Endonezya ve Filipinler’de
epeyi popüler olmuştu ancak ABD ve BK’tan neredeyse kimse ilgilenmemişti.
Sayfamı beğenen kişiler arasındaysa bazı ilginç karakterler vardı, mesela Ahmet
Ronaldo. Kahire’dendi – sayfamın en çok beğeni aldığı şehir – Real Madrid’te
çalışıyor gözüküyordu ve profili Cristiano Ronaldo’nun fotoğraflarından başka
hiçbir şey içermiyordu.
Daha ilginciyse VirtualBagel yanı sıra beğendikleriydi – 3,000’den
fazla sayfa, perakendeci Titchy Kitch London’dan Mr H Menswear’a, Pets World’e
kadar. Neler dönüyordu?
Birkaç gün sonra, belirli ülkeleri çıkartarak reklamımı
düzenledim. Sadece BK, ABD ve Hindistan’ı hedefledim. Beğeniler artmasına
karşın çok azı ABD veya BK’tan geliyordu. 4 günün ardından sayfam 3,000’e yakın
kişice beğenilmişti.
En son gün, yalnızca BK Facebook kullanıcılarına reklam
yapmaya karar verdim. Sonuçlar açıkça hayal kırıklığıydı – yeni beğeniler adeta
damla damla geliyordu. 60 dolar harcadıktan sonra VirtualBagel Mısır ve
Hindistan’da kendine bir kitle inşa etmişti fakat BK ve ABD’de etki
yaratamamıştı.
Facebook’un reklam yöneticisi sayfasının yardımıyla, oturup
sonuçları analiz ettim. Çevrimiçi reklam ölçümlerinin saklı dünyasında yeniyim
ancak bir şey göze çarpıyordu. Reklamımın geniş hedeflenmiş tıklanma oranı – reklamın
gösterilme sayısının, üzerine tıklanma sayısına bölümü – % 0.55’ti. Dört günde yaklaşık 3,000 beğeni getirdi.
Ancak Birleşik Krallık’la sınırlandırdığımda, oran %
0.059’a düştü. Ve reklamın gösterildiği bir günde kazandığım 17 beğeni için
10 dolar harcadım.
Yani, Facebook reklamları belirli ülkelerde işiniz için etkili olabilir fakat ABD veya BK’da değil. Ve bence, deneyim pek çok soruyu
beraberinde getirdi.
Kimi ülkelerde binlerce Facebook reklamına bariz biçimde
rastgele tıklayan bu kişiler kimlerdir?
Facebook, belirli ülkelerde sahte “beğeniler” üreten ve
reklam sisteminin değerini düşüren sahte profillerden endişe duymamakta mıdır?
Şimdi Facebook, deneyimin değersiz buluyor çünkü kullanışlı
sonuçlar verecek şekilde reklamımı hedeflemekte başarısız olmuşum. Şirket
ayrıca, sahte profillere dair dikkate değer bir sorun görmediğini beyan ediyor
ve pratiği yıldırmaya yönelik davranıyor.
Bunun öneminin ne olduğunu sorabilirsiniz. Facebook tamamıyla
reklam değerinin büyümeye devam edeceği sözüne dayanarak borsada 100 milyar
dolarlık bir değere ulaştı.
Yani, eğer reklam verenler – küçük veya büyük – Facebook platformunun
sunduğu güveni yitirmeye başlarlarsa, vaziyet şirketin gelecekteki başarısı için
gerçekten çok ciddileşebilir.
Tercüme: Utku Cem.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder